4 Mayıs 2016 Çarşamba

FOTOĞRAFÇI


      Uyuduğu yerden fırladı kız aniden.Nefes nefese kalmıştı.Baş ucunda bulunan sehpanın üzerinden bir yudum su aldı. Uyumaya çalışıyordu ama hala rüyanın etkisindeydi. Saate baktı.saat gece iki.pencereyi açıp  dışarıya baktı sokaktaki sessizliği,serin havayı çekti içine az da olsa iyi gelmişti ona.Sonra rüyasını hatırlamaya çalıştı. Rüyada  her bir karakter iki kişilikti.Hem kendisiydi hem de kendisine  yabancıydı. Bir bedende iki farklı insan yaşıyordu.Ve kız etrafına bakındı. Hem kendisi olan hemde yabancısı olanı arıyordu. ‘Zehra’ Kendisi olduğu zaman.’Zenan’ ise kendisinden uzaklaştığı zamandı. Bunu kendisi bilmiyordu ama.Çünkü rüyadaki diğer insanlarda bilmiyordu aslında kendisine yabancı olduğunu. Rüyada sahil kenarında fotoğraf çekilir diye bağırıyordu bir adam. Zenan adamın sesine doğru yürümeye başladı. Etrafta bir sürü Zehra ve zenan vardı. Palyaçoculuk yapan kişiler, maske takanlar yani ‘zenan’ vardı her yerde. sahilde oturup tek başına anlamsız gülümseyen ‘zehra’larda vardı. Sahilde fotoğraf çeken birkaç yer vardı.fotoğrafçı adam kadrajı ayarladı ve sırtınu denize veren zenanın bir fotoğrafını çekti. Bir yabancı tarafından başka bir yabancının dondurulmuş bir ‘an’ını çekti. Fotoğrafçı her çektiği bir fotoğrafın kopyasını kendi duvarına asıyordu.Ve Zenana bir tane fotoğraf verdi.Zenan yürümeye devam etti.Daha da ileri de bir garip fotoğrafçı vardı. Müzik dinleterek fotoğraf çektiriyordu insanlara. En çok hangi müziği sevdiklerini soruyordu. Ve o şarkıda ne hissediyorsa öyle hareket etmesini söylüyordu fotoğrafçı. Zenan müziği söyledi. Eğlenceli bir parçaydı. durgun sakin zenan Zehra oldu aniden. Kendisi olmuştu orada.Canlandı , dans etmeye başladı, fotoğrafçıyı unutmuştu Zehra; Zenan’ı  saklamıştı müziğe. Ve o anda fotoğrafı çekildi. Gözü kapalı olmasına rağmen flaştan dolayı durdu. Fotoğrafçı gülümseyerek fotoğrafını uzattı ve şöyle dedi: İnsan kendisi olduğu zaman hep aynı tebessüm , aynı heyecanı yaşıyorlar. Baksana bu fotoğraflara dedi. Çantasından çıkardığı bir sürü fotoğrafı göstererek.Herkes fotoğrafta Zehra idi. Her yabancı bir fotoğraf ile bağlandı birbirine. Zehra şaşırmış bir şekilde fotoğraflara bakıyordu.o an donakalmıştı herkes o olmuştu. Altında yabancıların ismi farklı ama hep ayı yüz, aynı heyecan, aynı bakış vardı. Ürktü. Karanlık bir kuyunun dibinde ölümü beklerken ansızın bir ışık görmesi gibi bir histi Zehra’nın yaşadığı. Aslında yaşamanın nasıl bir şey olduğunu anlamıştı. Zenan’ı artık bırakmanın zamanı geldi diye bağırmaya başladı. Sevinçle ağlayarak bütün insanlara dağıtmaya başladı. Aniden karşısına Zenan çıktı. Elindeki silahı Zenan’a doğrultarak beni yalnız ırakamazsın dedi.Hep kendin olamazsın. Zenan’ın gözü dönmüştü.Zehra donakalmıştı.Silahı doğrultanda oydu , hedefte olan da oydu.Eğer zenan zehrayı öldürürse zenan da ölür müydü diye içinden geçirdi.ve zenan tetiği çektiği gibi zenan ve Zehra yere yığıldı.Sırtları birbirlerine dönüktü.Zehra güneşin doğuşunu ölürken izledi zenan ise aynı anda güneşin batışını izledi.Ve fotoğrafçı o anda iki yabancının ölüm ve dirilişi fotoğrafladı.fotoğrafın flaşından dolayı rüyadan uyanıverdi…rüyadan uyanan kız  Zehra ve zenana birer teşekkür etti gecenin ikisinde . yabancının kim olduğunu öğrettikleri için…   
                                                                                                                                Mikail Oğuz   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder