7 Mayıs 2016 Cumartesi

BİR İNANÇTI BU KUTSAL KİTABINDAN

Kapatın gözlerinizi.Durun ve karanlığı seyredin.Tüm zamanların dışında,tüm çağların içinde. Her yerin hiçbir yerinde,hiçbir yerin gölgesinde.İşte böyle bir gece.Mardin’de bir gece.Gündüzü mezarlık,gecesi gerdanlık şehirde Yorgunluk havada,gariplik suda, suskunluk rüzgarda.Simsiyah bir sessizlik.Uyku bile uykuda.Bir masal gibi başlar hikaye.Küsmüş rüyaların diyarından göçmüş,hayaller kurar yalnız odasında.Tüm sokaklarda yürüyüp hiçbir yerden geçmeden kendi kabrini arar uçsuz bucaksız şehirde.Kalbine sorar kimsin bu cihanda.Bir gece yürüyüşüyle yürür ve dinler sessizliği.Ovadan esen soğuk rüzgarın ruhuna teslim eder varlığını.Sonu sonsuzluk olan varlığından kopuk hali ile dikkatini ne çeker?Kuşlar mı,sular mı,rüzgar mı?Yakarışı andıran bir nida yankılanır yedi kat semada"Ey en güzel şarkıların üstadı kuşlar!Ey kadim çeşmelerin can veren suları!Ey diyardan diyara ruh taşıyan,kanımı donduran rüzgar!"Yoldaş arar yemyeşil ovada. Gökte yıldızlar parlar bu uğurda.Kuşlar göçtü, sular kurudu,sular dilfigar...Rüzgar duruldu..."Kuşlar ses verin!" Kuşlar lal.."Sular hayat verin bu kurumuş ruhuma!"Sular camid,sular suskun.. "Rüzgar bir şey söyle" -Benimle besleniyorsun ya…
Bir adım daha atarsa, yanar,kavrulur der şehir.Aşk vadisinde mühür kimin?Muhabbetin adı kim?Varlıkların tadı nerede?Ne var yanına alacak? Sonsuzluğa giden yolda kim dayanağı olacak?Baharın bağrından kopup kim niye arar ki kabrini?Mardin’de baharın geldiğini anlamazsın derler,hem de nasıl anlarsın.Her ruha nasip olmaz baharı yaşamak.Baharın ışığıyla aydınlanmalı karanlığın.Dermansız kalır dizler.Teselli arar kalp.Hüzünle çarpar kalp:Onun kalbi.Merhametli bir çift soğuk el aydınlatır yolunu.Varlar yok,yoklar var olur.Sular taş,taşlar rüzgar olur.Dağlar kum,kumlar divane olur. Çağlar eskir Mardin’de.Bitmiş aşkların sessiz şehrinde bir kandil yanar sönmez gecelerde.Yeryüzünde vefa yok mu?Seni teselli edecek birini mi arıyor kalbin ?Üzülme ve aç gözlerini.Aç ve gör.Ötelerin ötesi bekliyor seni.Ne kadar zaman geçti bilinmez.Günler ay,aylar yıl olur ve asırlar olur.Toprağın bağrındaki su gökyüzüyle buluşurken  bir sessizlik kaplar seher vaktini. Her şey sus pus olur.
Kainatta insana dair kalmış tek kutsal ses yankılanır çağlar ötesinden.Taşların şarkısı , suskun kuyular eşlik eder aşkla. Dile gelir yerin altındakiler.Bir görev bilir kalmış atalardan."Burası dardır,burası karanlıktır.Ya bir kuyudur,ya bir çukurdur ya bahçedir.Yanında ne getirirsen odur.
Taş getirirsen dört duvardır.Ağaç getirirsen bahçedir.Işık getirirsen cennettir."
Bir inançtı bu kutsal kitabından
Ay doğar yine parlar uzerinde
Solsa da zaman Mardin’de...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder